Gönüllümüz Özge Anlatıyor: ESC Projelerine Katılmadan Önce Bilmeniz Gerekenler
ESC PROJELERİNE KATILMADAN ÖNCE BİLMENİZ GEREKENLER
BEKLENTİLER VE GERÇEKLER
Herkese merhaba,
Ben Özge Akkurt. Üniversiteye başladıktan sonra kendimi geliştirmek ve yeni kültürler keşfetmek için yollar aramaya başladım. Bu süreçte Avrupa Gönüllü Hizmeti (şimdiki adıyla ESC) programını keşfettim. Hem yurt dışı deneyimi kazanabileceğim hem de gönüllülük yaparak topluma fayda sağlayabileceğim bir program olması beni cezbetti.
Kısaca bilgi vermek gerekirse, ESC (European Solidarity Corps), 18-30 yaş arasındaki gençlerin Avrupa’nın farklı ülkelerinde gönüllülük projelerine katılmasını sağlayan bir Avrupa Birliği programıdır. Program kapsamında konaklama, yemek ve cep harçlığı gibi temel masraflarınız karşılanır. Kısa dönem (2 hafta – 2 ay) veya uzun dönem (2 ay – 12 ay) projeler arasından seçim yapabilirsiniz.
Bu yazıda, sizi 2021 yazında Polonya’da katıldığım kısa dönem ESC projesi deneyimim ve sonrasında Türkiye’de ESC projeleri düzenleyen bir dernekte yurt dışı mentorluğu yaparken edindiğim tecrübelerim ışığında bilgilendirmek isterim. Özellikle projeye katılmadan önceki beklentiler ve projeye başladıktan sonra karşılaşabileceğiniz gerçekler hakkında fikir vermek istiyorum. ESC sürecini gitmeden önce ve gittikten sonra olarak ikiye ayırarak anlatmak daha faydalı olacaktır. Çünkü birçok kişinin kendi yetkinliklerine ve karakterine uygun olmayan projeler seçmesi nedeniyle hayal kırıklığı yaşadığına şahit oldum. Sizin de böyle bir durumla karşılaşmanızı istemem!
"Yurt dışına çıkayım da gerisi önemli değil" Yanılgısı
Hepimiz yurt dışında deneyim kazanmak, yeni yerler görmek istiyoruz. Bu çok anlaşılır bir motivasyon. Ancak ESC projeleri sadece gezmekten ibaret değil. Projeye kabul edildikten sonra belirli görevleriniz olacak ve belirli yaşam koşullarına uyum sağlamanız gerekecek.
Projeye başvururken ev ve ulaşım gibi detayları göz ardı etmek ya da görev tanımını yeterince incelememek büyük hatalardan biri. Özellikle uzun dönem projelerde, yaklaşık bir yıl boyunca bilmediğiniz bir ülkede, daha önce hiç deneyimlemediğiniz bir iş yapmanız gerekebilir.
Örneğin, çocuklarla etkinlikler düzenleyeceğiniz bir projeye kabul edildiniz ama aslında çocuklarla vakit geçirmek size uygun değil. "Bir şekilde hallederim" diyerek projeye gitmek, sizi psikolojik olarak zorlayabilir. Üstelik, projeye başladıktan sonra bunu fark ederseniz ve projeyi bırakmak isterseniz, ESC programı kuralları gereği bir daha uzun dönem projelere katılma hakkınızı kaybedebilirsiniz.
Bu yüzden, proje seçerken sadece ülkeye veya şehre odaklanmak yerine görev tanımınızı dikkatlice incelemenizi öneririm. Kendi ilgi alanlarınıza ve yetkinliklerinize uygun projeleri tercih etmek, hem sizin hem de proje ekibinin memnuniyeti açısından çok önemli.
Konaklama ve Ulaşım Şartlarını Göz Önünde Bulundurun
ESC projelerinin yapıldığı yerler bazen şehir merkezlerinden uzak olabilir. Hatta bazı durumlarda en yakın otobüs durağına ulaşmak bile bisiklet veya araç gerektirebilir. Tabii ki, şehir merkezinde konaklama imkânı sunan, çalışılan kuruma yakın yerlerde tutulan evler de mevcut.
Konaklama genellikle paylaşımlı evlerde sağlanıyor. Eğer projede başka gönüllüler de varsa, odalarınızı paylaşmanız gerekebilir. Bu, sosyal bir deneyim kazandırırken, aynı zamanda kişisel alanınızı sınırlayabilir. Paylaşımlı bir ortamda yaşamak size uygun değilse, proje kabul mektubunuzu aldıktan sonra konaklama detaylarını mutlaka öğrenin.
Burada önemli olan, bu şartların sizin için uygun olup olmadığına karar vermek. Konaklama ve ulaşım seçenekleri iyi veya kötü diye değerlendirilmemeli, kişisel beklentilerinize uygun olup olmadığına odaklanmalısınız.
Dil Yeterliliğini ve İletişim Olanaklarını Değerlendirin
ESC projelerinde dil yeterliliği, projenin türüne ve yapıldığı ülkeye göre değişiklik gösterebilir. Bazı projelerde iyi derecede İngilizce bilmek şartken, bazı projelerde dil bilme şartı dahi aranmamakta. Ancak burada önemli olan, iletişim kurarken zorlanıp zorlanmayacağınızı önceden değerlendirmektir.
Günlük hayatta karşılaşabileceğiniz durumları düşünün: Markette alışveriş yapmak, toplu taşıma kullanmak veya sağlık hizmetlerine erişmek gibi temel ihtiyaçlarınızı nasıl karşılayacaksınız? Eğer gittiğiniz ülkede İngilizce yaygın olarak konuşulmuyorsa, yerel dilde en azından temel ifadeleri öğrenmek size büyük avantaj sağlayacaktır.
Dil konusunda esnek ve öğrenmeye açık olmak, hem sosyal yaşantınıza hem de proje sürecinize olumlu katkı sağlar. Unutmayın, ESC sadece bir gönüllülük deneyimi değil, aynı zamanda kendinizi geliştirme ve yeni beceriler kazanma fırsatıdır. Bu yüzden, öğrenmeye istekli olmak ve dil konusunda kendinizi geliştirmeye açık olmak en önemli faktördür.
Sonuç ve Tavsiyeler
ESC projeleri, kişisel gelişiminize katkı sağlayan, yeni kültürler tanımanıza ve farklı bir ülkede yaşama deneyimi kazanmanıza olanak tanıyan harika fırsatlardır. Ancak bu süreç, sadece yurt dışına çıkmak ya da yeni yerler keşfetmekten ibaret değildir. Gerçekçi beklentilere sahip olmak ve karşılaşabileceğiniz zorluklara hazırlıklı olmak, projenizden maksimum verim almanızı sağlayacaktır.
Tavsiyelerim:
✅ Proje seçerken detayları gözden kaçırmayın. Sadece ülkeye veya şehre odaklanmak yerine, görev tanımınızı, çalışma koşullarını ve beklentileri dikkatlice değerlendirin.
✅ Konaklama ve ulaşım şartlarını mutlaka öğrenin. Kendi yaşam tarzınıza ve konfor beklentinize uygun olup olmadığını düşünerek karar verin.
✅ Dil konusunda hazırlıklı olun. İngilizce bilginizi gözden geçirin ve gideceğiniz ülkenin yerel dilinde en azından temel seviyede iletişim kurmaya çalışın.
✅ Esnek olun ve uyum sağlamaya çalışın. Yeni bir kültüre ve farklı yaşam koşullarına adapte olmak, bazen beklediğinizden daha zor olabilir. Ancak bu süreci açık fikirli ve öğrenmeye istekli bir şekilde geçirirseniz, kendinizi geliştirme açısından büyük kazanımlar elde edersiniz.
✅ Gönüllülük ruhunu unutmayın! ESC projeleri, topluma katkı sağlama amacı taşır. Motivasyonunuzu sadece yurt dışında yaşamak üzerine kurarsanız, süreç beklentilerinizi karşılamayabilir. Ancak, gerçekten gönüllülük yapmaya istekliyseniz ve insanlara yardım etmeyi seviyorsanız, projeniz size hem profesyonel hem de kişisel anlamda büyük fayda sağlayacaktır.
Unutmayın, her deneyim bir öğrenme sürecidir. ESC’ye katılmadan önce kendinizi tanıyın, beklentilerinizi netleştirin ve seçiminizi bilinçli bir şekilde yapın. Böylece, projenizden en iyi şekilde yararlanabilir ve unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Doğru projeyi seçtiğinizde, ESC hayatınızın en güzel deneyimlerinden biri olabilir. 😊
ESC Projelerine Başvurmadan Önce Dikkat Etmeniz Gerekenler
ESC projeleri, sadece yurt dışına çıkmak için değil, gerçekten anlamlı bir deneyim kazanmak için tercih edilmelidir. Başvurudan önce bazı önemli noktaları göz önünde bulundurmanız, projenizden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlar. İşte dikkat etmeniz gerekenler:
1) Kendinizi Tanıyın ve Beklentilerinizi Belirleyin
ESC projeleri birbirinden farklı alanlarda gerçekleşir. Kendinize şu soruları sormadan başvuru yapmayın:
- Grup çalışmasına yatkın mıyım, yoksa bireysel çalışmayı mı tercih ederim?
- Çocuklar, yaşlılar veya dezavantajlı gruplarla çalışmak bana uygun mu?
- Fiziksel olarak aktif bir proje mi yoksa daha masa başı görevler mi bana uygun?
- Büyük bir şehirde mi yoksa daha küçük bir kasabada mı yaşamak isterim?
Bu sorulara dürüstçe cevap vermek, yanlış bir projeye başvurmanızı ve ilerleyen süreçte zorlanmanızı önler.
2) Projenin Süresi ve Programınızı Değerlendirin
ESC projeleri kısa dönem (2 hafta – 2 ay) ve uzun dönem (2 ay – 12 ay) olmak üzere ikiye ayrılır.
- Uzun dönem bir projeye başvuruyorsanız, bu süre boyunca düzenli bir yaşam sürdürebileceğinizden emin olun.
- Okul, iş veya özel hayatınızdaki diğer planlarınızla projenin çakışmadığından emin olun.
- Proje tarihlerini dikkatlice inceleyerek uygun olanı seçin.
Projenin süresine ve tarihine dikkat etmeden başvuru yapmak, sonrasında büyük sorunlara yol açabilir.
3) Konaklama ve Yaşam Koşullarını Araştırın
Proje sırasında nasıl bir ortamda yaşayacağınız, projenizden aldığınız verimi büyük ölçüde etkileyebilir. Bu yüzden:
- Konaklamanın şehir merkezine mi yoksa kırsal bir bölgeye mi yakın olduğunu öğrenin.
- Tek kişilik mi, yoksa paylaşımlı odalar mı sunuluyor?
- Ulaşım imkânları nasıl? Günlük ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz market, hastane gibi yerlere yakın mı?
- Konaklama konusunda beklentilerinize uygun olup olmadığını önceden değerlendirin.
Unutmayın, şartlar iyi veya kötü değil, sadece size uygun olup olmadığı önemlidir.
4) Dil Seviyenizi ve İletişim Yeteneklerinizi Gözden Geçirin
ESC projelerinde İngilizce seviyesi projeden projeye değişir.
- Projeye katılan diğer gönüllülerle ve proje ekibiyle rahat iletişim kurabilecek misiniz?
- Günlük hayatınızı sürdürebilecek kadar İngilizce veya yerel dil biliyor musunuz?
- Gittiğiniz ülkenin yerel dili yaygın olarak kullanılıyorsa, temel ifadeleri öğrenmek sizin için faydalı olabilir.
Dil bilginizin yeterli olup olmadığını değerlendirerek, gerektiğinde kendinizi geliştirmek için önceden hazırlık yapabilirsiniz.
5) Başvuru Belgelerinizi Dikkatlice Hazırlayın
ESC projelerine başvururken CV ve motivasyon mektubunuz, kabul edilme şansınızı büyük ölçüde etkiler.
- Motivasyon mektubunuzu her proje için özel olarak hazırlayın. Proje ekibine neden bu projeye uygun olduğunuzu anlatın.
- Kendi yeteneklerinizi ve deneyimlerinizi vurgulayın. Daha önce gönüllülük veya ilgili bir alanda çalışmışsanız, bunu belirtin.
- Kendinizi en iyi şekilde ifade ettiğinizden emin olun. Kopyala-yapıştır yönteminden kaçının ve projenin gerekliliklerine uygun bir başvuru yapın.
Sonuç olarak, ESC projeleri büyük fırsatlar sunar ancak en iyi deneyimi yaşamak için doğru projeyi seçmek ve iyi bir hazırlık yapmak şarttır. Kendinizi tanıyın, araştırmanızı yapın ve bilinçli kararlar alın. Böylece unutulmaz bir ESC deneyimi yaşayabilirsiniz! 🚀🌍
Sevgilerimle,
Özge Akkurt